Aşırı demir yüklenmesi, talasemi, aplastik anemi ve myelodisplastik sendromlar (MDS) gibi çok çeşitli hematolojik koşullarda yaşamı sür­dürmek için gereken tekrarlanan kan transfüzyonlarının kaçınılmaz bir sonucudur. Demir şelasyon tedavisi olmadan, aşırı demir yüklenmesi­nin kardiyotoksik etkilerinden ölüm genellikle ikinci on yılda gerçek­leşir. Haftada en az 5 gece deri altı Desferrioksamin (DFO) infüzyonla­rı ile demir şelasyon tedavisinin talasemi majörde yaşam beklentisini kesin olarak uzattığı gösterilmiştir. Bununla birlikte, bu molekül tedavi dozlarında önemli ölçüde toksik yan etkilerden uzak olmasına rağ­men, hasta uyumu genellikle zayıftır ve aşırı demir yüklenmesi bugün hala ölüme yol açmaktadır.

Bu yüzden son yıllarda tıpta demir şelatörlerinin önemi artmıştır. Bunun nedeni, demirin fazlalığına karşı insan hücrelerini korumak için etkili araçların bulunmaması ve serbest radikal oluşumunda demirin rolüne bağlı olmasıdır. Diğer bir neden ise demir şelasyon tedavisi, son yıllarda aşırı demir yükü ile karakterize olmayan bozuklukların tedavisinde dahi kullanımı söz konusu olmasıdır. Bu yüzden toksik olmayan oral demir şelatörlerin geliştirilmesi üzerinde durulan bir ça­lışma alanı olmuştur.

Bir biyokimyacı olarak çalışma alanlarımdan bir tanesi olan demir şelatörlerin hakkında ayrıntılı ve güncel bilgiler içeren bir kitap ek­sikliğinden dolayı böyle bir çalışma yapmak istedim. Bu kitapta vü­cutta birçok yapısal ve işlevsel bileşenlerin ayrılmaz bir parçası olan demirin fizyolojik, patolojik ve biyokimyasal süreçlerdeki kritik rolleri, demir şelasyon tedavisi, tedavide kullanılan ilaçlar, Kurkuminin far­makolojik etkileri, in vivo ve in vitro yapılan çalışmalar, hakkında bilgi verdim.

• Basım Yılı

  2021

• Basım Sayısı

  1

• İç Sayfa Özellikleri

  Renksiz

• Sayfa Sayısı

  129

• Kapak Tipi

  Ciltsiz

• Kitap Dili

  Türkçe

• ISBN Numarası

  9786257496964